.quickedit {display:none;} .quickedit {display:none;}

15 Aralık 2013 Pazar

Çin-Türkiye-ABD üçgeninde füze savaşları? ABD ve Çin Türkiye için savaşacak.


Bu gün gazetelerde dikkatimi çeken çok önemli iki haber vardı. Biri; Çin'den alınacak füzelerle, diğeri de; Çin'in Ay'a indirdiği robot ile ilgiliydi.

ABD Kongresi, Türkiye'nin Çin’den füze alma ihtimaline karşı 2014 savunma yasasına bir madde eklemiş. Böylece Çin füzelerinin ABD ya da NATO sistemine entegrasyonunda ABD fonlarının kullanılması yasaklanıyormuş. Yönetim bu ay Türkiye’ye gidecek üçüncü bir füze timi hazırlamış. 

Anlaşılan ABD Türkiye'nin Çin füzelerini almasını engellemek için tedbir ve tehditlerini daha da artıracak. Bilindiği gibi Türkiye, Çin'den FD-2000 füzelerini CPMIEC firmasından almaya karar vermiş, ABD şirketi Lockhed Martin'e de 31 Ocak tarihine kadar bir teklif vermesini bildirmişti. Şimdi bu firma teklifini iyileştirirken ABD hükumeti de baskılarını artırarak bu firmanın ihaleyi almasını sağlamaya çalışıyor.

Öte yandan Çin; Chang'e-3 uzay aracının Ay’a bir robot gönderdiğini, robotun iner inmez Çin bayrağını Ay yüzeyine diktiğini ilan etmiş. Ay yüzeyinde birkaç ay çalışmaya ayarlanmış olan robot, Ay yüzeyine bir teleskop kuracak, bu teleskop atmosfersiz ortamdan uzay derinliklerinde gözlem yapacak ve Dünya'ya aldığı görüntüleri iletecekmiş.

Görüldüğü gibi Çin artık ABD'nin tartışmasız tek rakibi haline gelmiştir. Tüketim malzemelerinde ve ağır sanayide kalitesiz taklit ürünlerden yüksek teknoloji ürünlerine geçen Çin askeri malzeme üretiminde ve uzay teknolojisinde de ABD ile rekabete başlamış durumdadır.
Geleceğin savaşlarını uzaya, özellikle de yakın uzaya hakim olanın kazanacağını, savaşın boyutlarının dünya sınırlarını aştığını anlayan Çin, ABD'nin bu alandaki üstünlüğünü de yavaş yavaş yakalama ve geçme çabası içindedir. Uzay denince ilk akla gelen füze teknolojisidir. 
Eğer Çin füze teknolojisinde ABD ile yarışıp, hem de bir NATO ülkesi olan Türkiye'den ihale alabiliyorsa bu durum ABD üstünlüğüne vurulacak çok büyük bir darbe olacaktır. Bu tavır engellenmezse aynı tavrı takip eden başka batılı devletler de çıkabilecektir. Bu durum ABD silah endüstrisinin ihracatına darbe vururken pazar bulan Çin firmaları gelecekte ABD füze ve uzay sanayisinin üstünlüğünü alt edebileceklerdir.
Daha önceki bazı yazılarımda da belirttiğim gibi geleceğin mücadelesi uzay boyutunda olacaktır. Uzay sonsuz imkanlar sunduğu gibi sonsuz kaynakları da barındırmaktadır. Önümüzdeki yıllarda uzaya yerleşim muhakkak başlayacaktır. Dünya nüfusu çok artmış ve kaynaklar da hızla tükenmektedir. Ama uzayda binlerce yıl tükenmeyecek kaynaklar bulunmaktadır. Mesela Ay ve Mars demir açısından çok zengindir. Mars'ta demir yüzeyde küçük parçalar halinde işlemeye hazır durumda bulunmaktadır. Yani madeni işletmek kolay ve ucuzdur. Bazı gök taşlarının büyük oranda değerli madenlerden oluştuğu da bilinmektedir. İleride yaşamaya uygun yeni gezegenlerin tespit edilmesi de olasıdır. Bunlara ilk ulaşan devlet, Ümit Burnu'nu ilk kullanan Portekiz gibi, Amerika Kıtasına ilk giden İspanya gibi, daha sonra Kuzey Amerika'nın çoğunu ele geçiren İngiltere gibi gücüyle mütenasip olmayan bir sıçrama yaparak  tek süper güç olacaktır. Amerika kıtaları ve uzayın kaynaklarını kıyaslarsak, bu kaynaklara ilk el atan devleti bu makamından indirmenin de mümkün olmayacağı açıktır. Onun için ABD, Çin'in füze ve uzay çalışmalarından çok rahatsızdır. Aynı rahatsızlık Rusya'da da vardır ama Rusya o eski güçlü konumundan çok uzakta olduğundan açıktan fazla bir itirazda bulunamamaktadır.
Yani bu sadece basit bir silah satışı veya bu silahların NATO sistemine uyumlu olup olmadığı meselesi değildir. ABD-Çin üstünlük yarışının da bir uzantısıdır. Onun için ABD gelecekte baskılarını daha da artıracak ve bu ihaleyi kendi firmasının alması için gereken her şeyi yapacaktır. Eğer Türkiye kararında diretirse, bu kararı alanlar mutlaka cezalandırılacaktır. Ya genel anlamda Türkiye'ye bir şekilde dolaylı misilleme yapılacak veya bu kararı veren hükumetin altı oyularak iktidardan düşmesi sağlanacaktır
ABD bu tür bir sapmayı asla görmemezlikten gelemez. Çünkü bu durum ABD'nin geleceği ile ilgilidir. ABD, yalnız başına sıradan bir devlet olacaktır. Pazarını kaybettikçe ARGE için gerekli parayı ödetebileceği kendisine bağımlı devletler olmayacağından ARGE'ye daha az para ayıracak, Çin önünde üstünlüğünü kaybedecek, silah teknolojisi ve uzay araştırmalarında dezavantajlı duruma düşecektir. 
Saygılar sunarım.
Çin hakkında diğer yazılar: ekonomideğişimgüney asya politikalarıÇin-ABD savaşısavaşı kim kazanacakÇin-Abd-Rusya,Çin nedir? Çin'in tek çocuk politikası.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder