Türkiye, deprem ülkesi.
Sorun sadece bununla da sınırlı değil.
Ülkemizde hemen hemen her yıl ya bir çığ veya bir toprak kayması felaketi yaşanıyor.
Son zamanlarda sel baskınları da artarak devam ediyor.
Küresel ısınma yağışların düzenini bozmuş olmalı.
Bir yılda mevsimlere dağılmış şekilde aralıklı olarak yağması gereken yağmurlar, bir veya iki günde yağıyor artık.
Doğal olarak, alt yapı bunu kaldırmıyor.
Sık sık sel baskınları oluyor.
Nitekim dün Manavgat'ta büyük bir sel felaketi yaşanmış.
Ezrzurum'da da çığ düşmesi sebebiyle bazı vatandaşlarımız hayatını kaybetmiş.
Hal böyle olunca buna yönelik kısa ve uzun vadeli tedbirler alınması lazım.
Bunu da birkaç kurumun inisiyatifine bırakmamak lazım.
Bir afet bakanlığı kurulması lazım.
Üniversiteler ve diğer ilgili kurumların birlikte çalışması ile sürekli olan ve gelecekte olması muhtemel felaketler belirlenmeli ve yapılacak projeksiyonlara göre tedbir geliştirilmesi gerek.
Hiçbir şey fıtrat değildir.
Felaketlerin çoğu önlenebilir.
Önlenemeyenlerde de can ve mal kayıpları önlenebilir.
Kaybedecek vakit yok.
İş işten geçtikten sonra alınacak tedbirlerin hiçbir anlamı yok.
Benden söylemesi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder