30 Ağustos günü teğmenler, Kara Harp Okulu'nda yapılan resmi diploma töreninden sonra, onlarca yıldır hep yapılan ve gelenek haline gelen kılıç çekme töreni yaptılar.
Bu sırada ayrıca, hep bir ağızdan Atatürk'ün ilkelerine ve anayasanın ilk dört maddesine bağlı olduklarını ifade eden bir and okudular.
Bu görüntüler sosyal medyada paylaşılınca büyük bir tartışma başladı.
Ne kadar abdestinden şüphesi olan kişi varsa, hep bir ağızdan teğmenlerin linç edilmesi için yaygara kopardılar.
Buna bazı siyasiler de katılınca, mutad bir olay büyük bir olay halinde dönüştürüldü.
Nitekim Savunma Bakanlığı, bu yaygaranın baskısı altında kaldığından teğmenler konusunda araştırma başladığını açıkladı.
Neyi araştıracaklarını söylemediler ama yaygaracıları sakinleştirmek için böyle söylemiş olmalılar.
Ben dahil bir çok emekli subay, kılıç çekme olayının daha AKP diye bir parti yokken de yapıldığını, bu olayın hükümete karşı bir tepki olarak organize edildiği iddialarının saçma ve asılsız olduğunu, teğmenlerin söylediklerinin de yasalara ve anayasaya uygun olduğunu söyleyip durdu ama malum çevreler (Küçük bir azınlık olmalarına rağmen kendilerini halkın geniş kesimleri diye lanse etmeye bayılıyorlar.), zırvalamayı bir türlü bırakmadılar.
Aksine gün geçtikçe daha da yüksek perdeden bağırıp çağırdılar.
Bunun nedeni konusunda bazı yorumlar yapıldı.
Ama gerçek neden bu gün gördüğüm bir paylaşımdan anlaşıldı.
Paylaşımda "Öğrencileri kendi görüşümüze göre seçsek de o okuldan istediğimiz türde insan yetişmiyor. Sistemi değiştireceksek, eski okulları kapatıp yenilerini kurmak lazımmış. Bunu yeni anladık." diyor.
Yani bağırıp çağıran güruh, bunun hükümete karşı bir mesaj olmadığını gayet iyi biliyor.
Kılıç çekmenin geleneksel bir şey olduğunu da biliyor.
Rahatsız oldukları şey, kendi kafalarında subay yetiştirildiğini sandıkları Harp Okulu'ndan, vatansever, milliyetçi, Atatürkçü, Cumhuriyetçi subay yetiştiğini görmek.
Onları delirten şey, Harbiye'den mezun olanların hala yerleşmiş geleneklere bağlı olduklarını görmek.
Gerisi laf-ı güzaf.
Göz boyama.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder