1997 yılında küçük çocukların baklava çaldıkları için 9'ar ay hapis cezasına çarptırıldıklarını yaşı müsait olan herkes hatırlıyordur.
O zamanlar bu olay, günlerce televizyon ekranlarından tartışılmıştı.
Böyle küçük suçlar işleyip aylarca ve hatta bazen yıllarca hapis yatan başka insanlar da tanıyanlar vardır mutlaka.
Ama nedense büyük hırsızlar, çok büyük paralar çalanlar, büyük dolandırıcılar, kara para aklamakla suçlanan büyük servet sahibi insanlar pek hapis yatmıyor.
Tutuklansalar bile kısa süre içinde serbest kalıyorlar.
Bu günlerde bunun güncel bir örneğini yaşıyoruz.
Hesapsız para harcayan bir genç çift, sosyal medyada yaptıkları paylaşımlardan sonra herkesin dikkatini çekmişti.
Yaptıkları işe ve ailelerinden para kalıp kalmadığına bakanlar, bu kadar bol para harcayacak kadar kazanmalarının mümkün olmadığını anlamışlardı.
Nitekim bir süre sonra emniyet birimleri de bunun farkına varmış ve çifti takibe almışlar.
Bunun sonucunda da kara para akladıkları iddiasıyla çift hakkında dava açılmıştı.
Savcılık araştırması sonucunda davaya bakan mahkeme de çifti tutuklama kararı vermişti.
Çift sosyal medyada çok tanınan şahsiyetler olduklarından bu tutuklama büyük ses getirmişti.
Basın uzun süre çiftin nasıl para kazandıkları hakkında yorum yaptı.
Böylece kamuoyunda, çiftin büyük bir ceza alacağı beklentisi hakim oldu.
Bir süre sonra büyük bir sürpriz yaşandı.
Bayan zanlı serbest bırakıldı.
Bu olay üzerine bayanın sosyal medya hesaplarını takip edenlerde bir patlama yaşanmış.
Basın ve sosyal medyada kadının itirafçı olduğundan, kendini kurtardığından, işin yükünün kocasına kaldığından bahsedildi.
Ama işin böyle olmadığı anlaşıldı.
Çünkü bir süre sonra koca da serbest bırakıldı.
Bugünlerde birçok basın ve yayın organı ile sosyal medyada bu konu tartışılıyor.
Adalet duygusunun yara aldığına vurgu yapılıyor.
Zenginlerin fakirler gibi hapis yatmadığını söyleyenler oluyor.
Ben bunları seyredince, insanların buna neden bu kadar hayret ettiklerine şaşıyorum.
Eğer fakirlik, açlık veya başka bir mecburiyet yüzünden hırsızlık yaparsanız hapı yutarsınız.
Çünkü küçük çaldığınızdan sadece kendi karnınızı doyurursunuz.
Ama büyük hırsız olursanız öyle mi?
Sizinle beraber bir sürü insanın cebi para görür.
Uzun süre büyük paralar çalmak mümkün değil çünkü.
Birileri bunu fark eder ve ensenize biner.
Ensenize binmemeleri için onlara da verirsiniz çaldıklarınızdan.
Böylece, size göz yumak ve hatta arka çıkan bir kitle oluşur.
Siz hapse girerseniz onlar da para kazanamaz.
Hapse girmenizin bir tehlikesi daha var.
Ya ağzınızı açıp konuşmaya başlarsanız...
Onlar da sıkıntıya girer.
Bu yüzden, büyük hırsızlar kolay kolay hapse girmez.
Girseler de orada fazla kalmaz.
Çünkü onların koruyucuları vardır.
Ayrıca, paraları bol olduğundan en iyi avukatları tutarlar.
Bu yüzden size tavsiyem:
Hırsızlık yapmayın.
Başkasının hakkını çalmak en büyük şerefsizliktir.
Ama şerefsiz olmanın sizin için bir önemi yoksa, yani mutlaka hırsız olacaksanız, küçük hırsız olmayın.
Büyük hırsız olun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder