.quickedit {display:none;} .quickedit {display:none;}

15 Şubat 2019 Cuma

Ozan Arif'in ölümü

Bu gün bir yere gittim. 

İşim bitip asansöre binecekken 30 yaşlarının ortalarında görünen biri yanıma geldi ve asansörü beklemeye başladı. 

Mesleki takıntılarımdan olsa gerek evden çıktığım andan itibaren sürekli olarak etrafı kontrol ederim. 

Bu sebeple adamı çaktırmadan süzmeye başladım. 

Her halinden sıkıntılı olduğu belle oluyordu. 

Kendi kendine mırıldanıyor ve zaman zaman derin derin nefes alıyordu. 

Asansör gelince içeri girdik. 

Adamın yüzüne dikkatle baktım. 

Dokunsan ağlayacak gibi duruyordu.

Pek huyum değildir ama adamın bu halini görünce ne olduğunu merak edip adamla konuşmaya karar verdim. 

"Çok üzgün görünüyorsunuz. Bir sıkıntı mı var?" diye sordum. 

Adam derin bir nefes aldıktan sonra cevap verdi. 

"Nasıl üzülmeyeyim ki? Ozan Arif öldü. " diye cevap verdi. 

Bu cevabi beklemediğimden hazırlıksız yakalanmıştım. 

Bir an durakladıktan sonra kendimi toparladım.

"Haklısın. " diye cevap verdim.

"Rahmetli sadece şair veya müzisyen değil, adeta halk ozanı gibiydi." 

Adam bunu duyunca bir anda toparlandı. 

"Ne gibisi bey efendi. Halk ozanıydı." dedi. 

Adamla bina çıkışına kadar sohbet ettik. 

Şunu anladım ki Ozan Arif milliyetçiler için çok önemli bir kişi. 

Adeta hareketin ruhu gibi. 

Ama maalesef parti rahmetlinin ölümünden sonra hiçbir açıklama yapmadı. 

Parti hareketin ruhuna küsmüş. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder