.quickedit {display:none;} .quickedit {display:none;}

24 Aralık 2013 Salı

Polis Teşkilatının Sorunları:Genç polisler rahatsız.


Ulusal Post'ta (http://www.ulusalpost.com/polislerden-basbakana-sert-yanit-3756h.htm
okuduğum bir yazı üzerine Polis Kürsüsü adresine biraz baktım. Çok üzüldüm. 
Siyaset-Ordu-Tarikat/Cemaat çatışmasında da, Ordu tasfiyelerle pasifize edildikten sonra; Siyaset-Cemaat savaşında da hep arada kalan kurum Emniyet Teşkilatı oldu. 
Gezi olaylarında yine onlar öne sürüldü. Dolayısıyla sıradan insanlarda polise karşı bir antipati ve güvensizlik oluşturuldu.Ama ben dahil hiç kimse ''Yahu bu polislerin durumu nedir?'' diye düşünmedik.Bu sayfayı inceleyince aslında hatalı davrandığımızı düşündüm.

Osmanlı'da iktidarı ele geçirmeye çalışanlar ya Yeniçerileri veya Sipahileri kandırıp yanına çekmeye çalışırdı. Hangisi isyan etmişse yönetim de diğerini yanına çekip isyan edenlere karşı kullanırdı. Her ikisini de yanına çeken ise kesin başarı sağlardı.
Sipahiler bu süreçte etkisizleşince İstanbul'da tek etkin güç olarak Yeniçeriler kaldı. Bunların elebaşıları siyasi ve ekonomik hiziplerle işbirliği yaparak devletin başına istediklerini getirdiler. Arada, hiç bir menfaati olmadığı halde bu olaylara karışan sıradan yeniçeri askerleri halkın nefretini üzerilerine çektiler. Sadece halkın değil, baştaki Padişahların da nefretini kazandılar. O sebeple gücü eline geçiren 2'nci Mahmut, akıl almaz acımasızlıklarla Yeniçerileri son neferine kadar öldürmeye girişti. Ölen yeniçerilerin cesetlerini korkudan kimse sokaklardan kaldırıp defin edemedi. Ölü askerleri sokak köpekleri yedi.Ama onları kullananlar ortada görünmüyordu. Artık yeni güç padişahtı ve herkes padişaha yaranma peşine düştü.Padişahın baş yardımcısı ise yine bir yeniçeri ağasıydı.

Ben bu polislerimizi yeniçerilere benzetmek istemiyorum. Ama durumları en az onlar kadar kötü. Yukarıda kritik makamlardaki amirleri; politika ve cemaat sarmalında belirli odaklara yamanmış, altta acı çeken personelin durumunu hiç umursamamaktadırlar. Bakın, hiç sıradan polisten bahseden var mı? Bu insanlar ne yapıyor, ne sıkıntıları var, ne düşünüyorlar kimsenin umurunda yok. Varsa yoksa; falanca müdürlükleri cemaatin adamları işgal etmiş, şimdi onlar görevden alınıp hükumetin adamları bu görevlere atanıyormuş haberleri. Sanırım bu durum kurum tabanını çok rahatsız ediyor.

Polis demek; toplumun en problemli kesimi ile muhatap olan insan demektir. Hırsızı, dolandırıcıyı, teröristi, kaçakçıyı, uyuşturucu satıcısını biz her zaman görmeyiz ama polis hep bunlarla uğraşır. Yani sıkıntılı ve stresli bir iş yapıyorlar. Maaşları yeterli mi? Bence çoğu memur gibi değil. Sosyal imkanları nasıl? Oldukça yetersiz. Eğitim durumları nedir? Çok ta yüksek değil. Peki sorunları ile ilgilenen var mı? Siteden anladığım kadarıyla yok.

Ben çalışırken polis askerlerim de oldu.Çoğunluğu gariban, iyi niyetli, vatansever çocuklardı. Yamuk adam pek görmedim.Yamukluk üst seviyedeki bazı personelde sanırım. Akademide cemaatçi hocalarca yetiştirilen ve mezun olduktan sonra da yükselmek için politikacılar ve diğer güç odakları ile yakın ilişki içinde olanlarda. Alt seviyedekiler ise işin pisliğini kaldıran ve hep topun ağzında olan garibanlar. Bu adamlar bu kadar zor bir işle meşgulken bir de son zamanlardaki gerilimi yaşamak zorundalar. Türkiye bu strese dayanamazken bunlar nasıl dayanacak? Nitekim bu yıl polis intiharları rekor seviyelere çıkmış. 

Kim ne düşünürse düşünsün, ben polislerimiz için üzülüyorum. Tüm mesleki kariyerleri siyasetçilerin ve onların atadıkları (kendi adamları) amirlerin elinde. Polise sahip çıkılması lazım. Emniyet kurumuna sahip çıkılması lazım. Kurum da, polislerimiz de; cemaat ve siyaset sarmalından korunması lazım. 

Bu siteyi bir defa inceleyin. Göreceksiniz ki siz de en az benim kadar üzüleceksiniz.

Hani eskiden gazetelerde yazılar çıkardı; ''Genç subaylar rahatsız!'' diye. Benzetmek gibi olmasın ama genç polisler gerçekten rahatsız. Bunu da artık gizlemiyorlar. Bakın aşağıdaki yazıyı bu polis sayfasından aldım. Okuyunca rahatsızlığın seviyesi ve boyutunu siz de göreceksiniz.
Saygılar sunarım.

"HERKESİN" POLİSİ...

ne "kaldırımda yatmak" destan;
ne "eldeki tespih" hüsran..

ne "küflü kumanya" yiyen kahraman;
ne "lahmacun" yiyen oyunbozan..

utanmaz rüşvetçinin
haksız rekabetçinin
doymaz sitasetçinin
suçuna polisi çekmeyin..

karaların akların
gasp edilen "hakların"
kirli ittifakların
içine polisi çekmeyin..

birisi ordan gaz verdi
biri "komplo" dedi durdu
herkes göreceğini gördü
boşuna polisi çekmeyin..

İmza:
"bir yerin" değil, HERYERİN,
"birinin" değil, HERKESİN polisi ...








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder