.quickedit {display:none;} .quickedit {display:none;}

23 Ekim 2013 Çarşamba

Günümüzde Osmanlıcılık.


Son zamanlarda Osmanlı çok moda.

Herkes neredeyse Osmanoğulları'nın dölü.

Bir Osmanlı torunu söylemi almış başını gidiyor.

En şaşırdığım şey ise nedir biliyor musunuz? 

Osmanlı sultanlarının haşa bir peygamber miş gibi algılanması. 

Onlara kutsallık atfedilmesi.

Şimdi hükümetimiz ılımlı islamcı (o da ne demekse artık) ya.

Dışişleri bakanımız da yeni Osmanlıcı...

Bunlara bakıp ta; kutsallık işinin bunlardan kaynaklandığını sanmayın sakın.

Lideri kutsal sayma alışkanlığı bize İslam ile geldiği ile de gelmedi.

Türk tarihinin başlangıcından beri durum böyle...

Türk töresine göre tanrıdan kut almayan biri kağan olamaz. 

Bu eski efsanelere ve kağan sıfatlarına kadar yansımıştır. 

Mesela Oğuz Han tanrının elçisidir, yeni bir din getirdiğini söyler, 6 oğlunun olduğu iki karısı hep gök yüzünden mavi bir ışıkla tanrı katından; suya ve ağaca indirilmiştir kendisi için. 

Göktürk'lerin Bilge Kağan'ının sıfatları ise; Tengri'de Kut Bulmuş (Yani; Tanrı tarafından kutsanmış) Ulu Bilge Kağan'dır.

Bizde böyle durum iken; Batıda ise kraliyet; hem soya hem de Hristiyanlığa dayanıyordu. 

Papa da bunların tepesinde ve tanrının hemen altında.

Ama önce Krallar sıkıldı bu düzenden ve papayı başından atıverdi.

Sonra da halk sıkıldı krallardan ve aynı şeyi onlara yaptı.

Bizde ise bu iş halk tarafından değil, yönetici elit tarafından yapılmaya çalışıldı.

3'ncü Selim'le köklü değişim başladı .

Atatürk ile zirveye çıktı.

Ama bir türlü tam olarak tutunamadı.

Halkın bir kesimi hep takip edecek ulu birini aradı.

Ya şıhları, dervişleri takip etti yanlış bir iç güdüyle.

Ya da hepsi de otoriter olan parti liderlerini.

Demek ki batı ile aramızda böyle bir fark var.

Batı kendisinden olanı seviyor.....

Kendisi gibi olanı.....

Biz ise tepemize çıkanı....

Bize yabancı ve uzak olanı....

Aramızdan çıkan birini değil.

Tanrı katından seçilmiş birini.

Şimdi bu durum kimseyi üzmesin..

Çünkü başka bir geleneği de vardır Türklerin...

Başarısız olan lideri de süratle terk ederler.

Başarısız olduğuna göre; Tanrı ondan kut'u almıştır çünkü...

Tanrı kendinde de tutmaz bunu.

Yeni ve yetenekli, özel birine verir.

O yüzden halk hemen kut almış yeni birini arar.

Bu arada birçok kişi çıkar kut bende diye.

Ama tek bir kıstas vardır kut'un kimde olduğuna dair. 

Kim toplumu/devleti başarıya götürürse kut ondadır.

Başbakanımızı da öyle gördü insanlar sanırım. 

Tuttu başına getirdi.

Ama son günlerdeki gelişmelere bakıyorum da....

Şimdi, sanki, başbakanımızdan kut hızla uzaklaşıyor gibi.

Halk ta, daha tam belirgin olmasa da, yakında yeni bir arayış başlayabilir.

İşte bunu gören bazıları çıkmaya başladı, tanrı kut'u bana verdi diye.

Ama konuyu yanlış anlayanlar da var bunların arasında.

Kut'u tanrı veriyor, Okyanus ötesi değil....

Son günlerde olan da budur işte.

 Saygılar sunarım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder