Nasrallah'ın öldürülmesi İsrail'de büyük bir sevinçle karşılanırken Lübnan ve İran'da büyük bir üzüntüye sebep oldu.
Bu ölüm, acaba içerden birileri İsrail'e bilgi verdi de İsrail saldırıyı bu bilgiye göre mi düzenledi sorularını da beraberinde getirdi.
Bu soru, İran rejiminin de cevabını merak ettiği bir soru olmalı ki bir araştırma içine girmişler.
Sonuç olarak Kudüs Gücü Komutanı İsmail Kaani tutuklanarak sorguya alınmış.
Bunun yarattığı üzüntüden mi yoksa gördüğü işkenceden mi bilinmez Kaani kalp krizi geçirmiş ve hastaneye kaldırılmış.
Kaani gerçekten bir İsrail casusu olabilir.
Nasrrallah hakkındaki bilgileri İsrail'e vermiş de olabilir.
Ama masum da olabilir.
Çünkü Nasrallah'ın ölümü büyük bir travmaydı.
İsrail için büyük bir başarı, İran ve Hizbullah içinse büyük bir yıkımdı.
Bunun yarattığı etkiyi hafifletmek için bir günah keçisi bulunması işe yarayabilir.
Kaani de bu yüzden tutuklanmış olabilir.
Gözden çıkarılabilecek biri olarak düşünülmüş ve bu yüzden kurban olarak seçilmiş olabilir.
Öte yandan, bu tutuklama, İran içinde bir klikler arası mücadele de olabilir.
Kaani geleceği parlak biriyse, önünü kesmek isteyenler Nasrallah'ın ölümünü ona yükleyerek veya en azından onun üzerinde bir şüphe yaratarak amaçlarına ulaşmaya çalışıyor olabilir.
Baskıcı rejimlerde bunlar olabilir.
Hatta kumpas dönemleri düşünülünce daha demokratik gibi görünen Türkiye'de bile bunlar olabiliyor.
Dış bağlantılı bir dinci terör örgütü hükümetle birlikte Türk ordusunun en yetenekli subay ve generallerini bu şekilde hapislerde veya mahkeme köşelerinde süründürerek tasfiye edilmedi mi?
Bu sebeple Kaani olayı hakkında erken karar vermek doğru olmaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder