Bir süre önce Maliye Bakanımız Nebati idi.
Onun zamanında faiz sebep enflasyon sonuçtu.
Nas vardı.
Faizler gerçekçilikten çok uzak şekilde düşürüldü.
Bankalardan ucuz faizle para çekenler zenginliklerine zenginlik kattılar.
Faizle para çekip döviz alanlar bile büyük karlar ettiler.
Bu sefer dövize dayalı mevduatı icat etti Nebati.
Bu da devleti zarara uğrattı.
Merkez bankası bile çok büyük zararla kapattı geçen yılı.
Sonra Mehmet Şimşek törenle İngiltere'den getirilip maliye bakanı yapıldı.
O da gerçekçi politika izleyeceğiz diyerek Nebati'nin tam tersini yaptı.
Nas unutuldu.
Faizler yükseltildi.
Ancak dövizin yükselmesi önlendi.
Emekliye, memura ve işçiye çok düşük zamlar yapıldı.
Hele de emekliye yapılan zam sadaka gibi kaldı.
Şimşek söylediğinden bile daha klasik bir politika uyguladı.
Enflasyon sebep, faiz sonuç dedi ama enflasyonu durdurmak için emisyonu çok daralttı.
Banka kredileri kısa vadeli hale getirildi.
Uzun vadeli borçlanma olmayınca araba ve ev satışları azaldı.
Halkın büyük bir kısmı alım gücünü kaybetti.
Döviz baskılandığından, Türkiye Avrupa'ya göre bile çok pahalı bir ülke haline geldi.
Bunun sonucunda turizm çöktü.
Havalar kötü gidince tarımda verim azaldı.
Tüccar buna rağmen malı yok pahasına almaya kalktı.
Çiftçi malını satamadı veya masrafını karşılamadığından tarlada bıraktı.
Yani çiftçi de çöktü.
Bu kadar geniş kitleler alım gücünü kaybedince doğal olarak talep azaldı.
Bunun sonucunda birçok firma ve işletme battı.
Konkordato ilan eden şirket sayısı çığ gibi büyüyor.
Televizyonda haberleri dinlerken bankaların da başının belada olduğunu gösteren bir habere rastladım.
Geri ödenmediği için takipte olan bireysel kredi miktarı geçen yıla göre yüzde 432 artmış.
Bu toplamda ne kadar para ediyor bilmiyorum ama inşallah çok fazla değildir.
Memleketin ortasına, s...lar.
Bir tek tüy dikmedikleri kalmıştı.
Bankalar da iflas etmeye başlarsa tam anlamıyla tüy dikilmiş olur.
Finans sistemi de çökerse ülke çöker.
İnşallah durum o kadar kötü değildir.
Allah yardımcımız olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder