Yanlış anlamayın.
Herhangi bir örgüte filan katılmadı.
Nereden merak saldıysa bir süredir dağcılık ilgisini çekiyordu.
Ben birçok dağa çıktığımdan pek ilgimi çekmiyor ama bir süredir bana dağa çıkıp kamp yapmaktan filan bahsediyordu.
,Sürekli erteleyince kendi arkadaşları ile dağa çıkmaya karar vermiş.
Dağ dediysem öyle ufak tefek tepe değil.
Ağrı Dağı'na çıktılar.
Bu tür faaliyetleri düzenleyen şirketler var.
Bir şirket aracılığıyla çıktılar.
Çıkmadan önce, dağ ne demek tam olarak bilmiyordu.
Kendisine anlatınca şaşırdı.
Beraber gidip eksi derecelerde sıcak tutan bir uyku tulumu aldık.
Zemine sermek için bir met, içine giymek için polar kıyafet ve başına sarmak için bandana da aldık.
Sırt çantası zaten vardı.
Ağrı dağı volkanik bir dağ.
Çok yüksek ve çok dik.
Ayakkabıdan atletine kadar birçok malzeme aldık.
Ağrı Dağı yazın bile eksi derecelerdedir.
Zirvesindeki kar hiç erimez. Adeta buzuldur.
Oğlum dağa çıkıp inmiş.
Bana mesaj atmış: "Çok zordu." diye.
Ama ona rağmen keyif almış.
Memleketimizin bir sürü değeri var.
Oralarda binlerce yıldır durup duruyor.
Bunlar sadece maden, tarım veya enerji açısından değerlendirilmemeli.
Turizme de kazandırılmalı.
Bir sürü kanyon var mesela.
Kayak yapmaya uygun dağlar var.
Dağcılık bir başka konu.
Turizm bakanları, sadece deniz ve kültür turizmi üzerinde durmamalı.
Doğa turizmi açısından da ülkemizin büyük bir potansiyeli var.
Ben memleketin tamamına yakınını gezmiş biri olarak bunu biliyorum.
İlgililerin de bilmesinde fayda var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder