İstihbarat örgütlerinin faaliyetleri ve gizli dinlemeler şu
sıralar Avrupa gündeminde üst sıralara yerleşmiş durumda.
Almanya’daki dinleme olayının ardından yapılan çeşitli
açıklamalardan sonra bu gün de Yunanistan’ın eski dışişleri bakanlarından Teodoros Pangalos, kendi bakanlığı döneminde Yunan
İstihbarat Teşkilatı’nın (EYP) ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ni dinlediğini
ileri sürdü. Kendisinin dışişleri bakanı olduğu dönemde (1996-1999) EYP’nin
ABD’nin Atina ve Ankara büyükelçilerinin konuşmalarını dinlediğini belirten
Pangalos, “Her sabah kahve ve simidimi alıp ofisime gittiğimde masamda bir sürü
belge buluyordum” dedi.
Bu arada Alman “Der Spiegel” dergisi, ABD Ulusal Güvenlik
Kurumu’nun (NSA) dünyada toplam 80, Avrupa’da ise 19 dinleme noktası bulunduğu,
Avrupa’daki noktalarından birisinin de Atina’da şehir merkezinde bulunan ABD
Büyükelçiliği olduğunu yazdı. Habere göre, NSA Atina’daki ABD Büyükelçiliği binasının
çatısına gizlenmiş dinleme cihazı antenleri yerleştirmiş.
Ta Nea gazetesi de, ABD Büyükelçiliği’nin
helikopterden çekilmiş fotoğrafında antenlerin nereye yerleştirildiklerini
gösterdi.
Yunanistan’da 2005 yılında dönemin Başbakanı Kosta
Karamanlis ve Dışişleri Bakanı Petrol Molivyatis dâhil 100’den fazla siyasetçi,
yüksek rütbeli asker ve işadamının telefon görüşmelerinin dinlendiği ortaya
çıkmış, dinlemelerin ABD’nin Atina Büyükelçiliği binası veya civarından
yapıldığı iddia edilmişti.
Bunlar gösteriyor ki dost düşman demeden herkes birbirini
dinliyor. Çünkü her yönetimin bilgiye ihtiyacı vardır. Bilgi güç’tür. İstihbarat
sadece düşmana yöneltilmez. İstihbarat; düşman, dost ve tarafsız her kesime
yöneltilir.
Her ülke dinleme sistemini kurmuş ve kullanmaktadır. Ama ABD
dinleme sistemi diğer ülkelerden farklı olarak tüm dünyaya yayılmıştır. Yani
ABD herkesi dinlemektedir.
Durum kısaca böyledir.
Kuvvetle muhtemeldir ki Türk makamları da başta ABD olmak
üzere birçok ülke tarafından dinlenmektedir. Sanırım bizim de dinleme
faaliyetlerimiz oluyordur.
Yani bizim de iştirak ettiğimiz sessiz bir istihbarat savaşı
dinleme alanında yoğun bir şekilde devam etmektedir.
Bu savaştan zarar görmemek için yapılması gereken ilk şey çok
güçlü bir İKK (İstihbarata Karşı Koyma) sistemi kurmak ve karşı tedbirleri
uygulamaktır. Bunda en önemli husus
gizli bilgilerin, ne kadar güvenli olursa olsun kişilerce mümkün olduğu kadar elektronik cihazlarla
haberleşmede konuşulmamasıdır. Önemli toplantı ve görüşmelerin yapıldığı odalar
da her toplantı öncesi; gözle ve elektronik cihazlarla böcek vb. cihazların
aranması işlemine tabi tutulmalıdır. Gnkur. Bşk.,Kuvvet Komutanları, Başbakan,
Cumhurbaşkanı, Bakanlar ve diğer önemli kişilerin çalışma odaları da
planlı-plansız sık sık aranmalıdır.
Sadece savunma hiçbir zaman tam sonuç almaz. İKK ile
birlikte aldatma, karıştırma vb. aktif tedbirler de koordineli olarak
uygulanmalıdır.
Tabii ki bizim de bilgiye ihtiyacımız vardır. Dinleme
sistemleri de geliştirilmelidir. Sistem derken sadece cihazlardan söz
etmiyorum. Teşkilat ve eğitim konuları da dâhil köklü değişiklik ve gelişmeden
söz ediyorum.
Bizde stratejik dinleme sistemleri basından öğrendiğimiz
kadarıyla MİT’e bağlanmış durumda. Bu konu da, iyi değerlendirilmelidir. Mesela
İngiltere dâhil birçok ülkede bu dinleme teşkilatı bağımsız bir kurum olarak
başbakana bağlıdır. İstihbarat teşkilatlarının koordinesini sağlayan üst yapıya
da bağımsız bir organ olarak iştirak eder.
İlla ki böyle olsun demiyorum ama tüm dünya sistemleri
incelenerek bu konuya ivedi el atılması zaruridir. Çünkü herkes herkesi
dinlemektedir.
Kurumlarımızı ve önemli kişilerimizi yabancı dinlemesine
karşı korumalıyız. Dinlenmeyi tam olarak engelleyemiyorsak bile en azından sızıntıyı
azaltmalıyız.
Söylemeye hiç gerek yok, tabii ki biz de; dinlemeye karşı tedbir alırken dinlememiz gereken yabancı kişileri dinlemeliyiz. Ancak bunu sıkı kurallara bağlamalı, dinleme kurumunu kişilerin insafına terk etmemeli ve bir denetim mekanizması kurmalıyız. Kendi vatandaşlarımızı ise mümkünse hiç dinlememeli, dinlemeyi birinci suç tespit vasıtası olarak görmemeliyiz.
Saygılar sunarım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder